23 Şubat 2013 Cumartesi

GİDİŞATIMIZ, UMUTLARIMIZ ve HAYALKIRIKLIKLARIMIZ





Kıymetli Liverpoolseverler işlerim dolayısıyla pek yazamadığım şu günlerde Liverpool 4 adet EPL ve elendiğimiz 2 adet EL maçı oynadık.

Bütün bu 6 maçta 2 mağlubiyet 2 beraberlik ve 2 galibiyet aldık.  Bu çok başarılı bir seri olmasa da zannımca çok kötü bir dönemde değildi.

Öncelikle maçımız deplasmanda Arsenal ileydi, bildiğiniz üzere arsenal’de iyi bir dönem geçirmiyor ama bence bu 2 maç ve Swansea maçı bizim için gösterge olur diye umuyordum. Bu takımlardan City şampiyon, Arsenal ve Swansea pas oyunu oynayan takımlardı.

Arsenal maçına sanıyorum takımdan ziyade BR biraz çekingen çıktı, Enrique’nin yokluğunda BR Wisdom’u sağa Johnson’u sola koymuştu. Bence bütün maçın hikayesi de bu oldu. Podolski paçavraya çevirdi önünde ki wisdom’u.. Oysa King Kenny zamanında Wallcott karşısında solda oynama tecrübesi olan Robinson ile başlasa bu duruma düşmeyecektik. Bu maçta takım bir türlü rakibi ileri de karşılayamadı. Bu durumlarda ne Gerrard’a ne de Lucas’a alan kaldığından o bölgede de bir karmaşa oluyor ve Gerrard bu durumda hemen oyuna küsüyor. Yine de bu maçta  10 gol şansı yarattık, rakibimiz ise 17 şans yarattı. Pas sayımız ise 373 idi Arsenal ise 599 pas yapmıştı.

Sonraki City ile deplasmanda oynadığımız maçta1-0 dan 2-1 öne geçmemize rağmen çok aptalca bir golle beraberlikle ayrıldık Manchester’den.. Bu maçta takımımız 511 pasta %82,5 isabetle oynarken, City  %78 pas isabetiyle 419 pas yapmıştı.  Bu maçta 17 gollük şans yaratırken takımımız City’de bu oran sadece 7 de kaldı kıymetli Liverpoolseverler. Bu maçın böyle sonuçlanması tamamen kadro kalitesiyle alakalıydı bana kalırsa. City’nin özgüveni yüksek yıldız kategorisinde ki oyuncuları 2. Golü atacaklarını bilerek saldırdılar ve 10-15 dk içerisinde çökerttiler bizi..

Sonra WBA maçında inanılmaz bir mucizeye şahit olduk, gerçi kıymetli Liverpoolseverler senede 1-2 kere yaşıyor bunu ama .. Öyle bir maç ki %58,5 genel topa sahip olma yüzdemiz, 24 gol şansı ile hiç gol atamazken ilk golde yaptıkları 2 gol şansı dahil toplam 4 gol şansından çıkarılan 2 gol ile yenildik. Ceza sahası bile değil altı pastan bile kaçırdığımız 6 gol şansı var kıymetli Liverpoolselverler.. Bu maçı oldu bi kere maçı olarak kabul etmek gerekiyor.

Zenith maçlarını izleyemedim ama ilk maçı Suarez verdi ikinci maçı Suarez aldı diyor herkes.

Gelelim en parlak maçımız olan Swansea maçına, Laudrup kupa finalini de düşünerek 5 eksikle çıktı sahaya ama sahada inanılmaz bir Liverpool vardı. İlk yarıda tam 22 şutta 1 gol atabildik ama zaman zaman rakip takım aman atsalar şu golü de bu çektiğimiz baskı kalksa demişlerdir. Kimi futbolcu futbolu bırakacak seviyeye gelmiştir kıymetli Liverpoolseverler. Bu maçın bir başka ayrıntısı da Coutinho’nun ilk kez forma giymiş olması ayrıca golde attı genç oyuncu.. Liverpool ikinci yarı 4 gol attı ama biraz daha sıksa maç 8-0 gibi biterdi. Bu maçta bence önemli bir ayrıntı Gerrard yaptığı 78 pasın 72 sini yerine ulaştırmış, 1 gol attı, 5 şut çekti ve 4 gol şansı yarattı. Lucas’da 58/52 pas isabetiyle oynamış..

Bütün bu maçları daha geniş bir perspektiften değerlendirecek olursak maddeler halinde şunları söyleyebiliriz.

  • Liverpool belirli bir oyun felsefesini oturttu çok şükür bu sistemle bu sezon oyuncular günündeyse kimse bizi yenemez buna inanın kıymetli Liverpoolseverler.

  • WBA maçından sonra BR deneyimli oyunculara ihtiyacımız var diye açıklama yaptı. Anladığım kadarıyla Patronlar ile BR arasında (ki bunu itiraf etti BR) bir anlaşmazlık var. BR takımın baskı altında çözülmesini ve geriden gelip maç kazanamamasını tecrübeli oyuncuların eksikliğine bağlıyor (burada bahsedilen tecrübeli oyuncu sınıfı Downing yada Enrique gibi değilde daha çok Gerrard, Lucas, Agger gibi oyuncular) Patronlar ise Coutinho gibi 10 yıl faydalanacak oyuncular takıma katmak istiyor ki bu belirli bir açıdan doğru olsa bile birkaç tecrübeli oyuncuya ihtiyaç olduğu gerçek.

  • Sturridge’in gelmesi takımın çehresini değiştirdi. Ben şahsen Solda Sterling, Sağda Sturridge ve ortada Suarez olur diyordum ama BR Sağda Downing, Solda Suarez ve Ortada Sturridge ile çok daha efektif bir hücum hattı kurdu. Suarez hırsı ve yaratıcılığıyla hem gol hazırlanmasında hemde inatla ceza sahasına gitmesiyle hala gol atmasına sebep oldu.

  • Gerrard Br ile ortasahanın ortasında oyun kurucu olarak oynamaya başladı. Rafa onu forvet arkasına alarak o zaman için süper bir iş yapmıştı. Bence BR onu ortasahaya çekerek o kadar hayati bir iş yapmış oldu. Özellikle Lucas ile bazı maçlarda şiir gibi oynuyorlar.

  • Sturridge müthiş faydalı oldu. Çok iyi transfer..

  • Coutinho’nun ben seneye çok müthiş işler yapabileceğini düşünüyorum eğer sürekli oynarsa..

  •  BR Carra’yı sanıyorum sahada o zihinsel direnci bulmak için oynatıyor.. Bunu verebilir son senesinde Carra çünkü Gerrard nedense bazen çok çabuk demoralize oluyor.

  • Buna rağmen seneye en azından 2 Adet stoper almamız şart.

  • Kalan 11 maçımızın en zorları Spurs, everton ve Celski ile evimizde oynayacağız. Newcastle ve Villa maçları nispeten zor olabilir.

  • 4. Spurs ile puan farkımız 9 ve onların 1 maç eksiği var. Ve önümüzde geçmemiz gereken en azından 3 takım.. Bundan sonra inanılmaz bir seri çıkarmak zorundayız kıymetli Liverpoolseverler..


İnşallah daha çok yazabilmek dileği ile YNWA

2 yorum:

winston barian dedi ki...

En zor maclara basliyoruz. Zira gecen sene iddiasiz kalinan son haftalarda takim mental cokuntuye gitmis ve ustuste alinan Seri maglubiyetler kingin sonunu getirmisti. BR bu seride takimi 6.likta tutabilirse bence bu sene icin iyi is cikarmis olacaktir. Bu senenin kazanci, iyi oyun, ic sahada spektakuler galibiyetler, nispeten faydali transferler (borini haric) en buyuk utanc ise yamulmuyorsam tepemizdeki hic bir takima galip gelemeyisimiz. Bu da sene sonu konusulacak bi sey

Shareef dedi ki...

Bence geçen yıla benzemez bu yıl küçükte olsa 4. lük şansımız var