Şimdi kıymetli Liverpoolseverler belli oldu ki bizim alacağımız puanlar iç sahadan.. 19 maç yapacağımıza göre sahamızda 19x3 = 57 puan deplasmandan da beraberlik falan 12 puan olsa maksimum 69 puandan puan almaya çalışıcaz.. Tahminim benim 55 puan civarı bitiririz ligi.. Şu anda lig lideri Arsenal’in 32 puanda olduğu düşünülürse yerimiz 5 ila 10 arası olur demek.. Güzel haber ilk 10 içinde oluruz :D
İlk yarı da berbata yakın bir oyun vardı sahada, Rafa zamanında olup şu anda olmayan en önemli şey sanıyorum takımımızın oyunu tutamaması, eskiden gol atamayacağımız belliyken bile diyorduk ki en azından gol yemeyiz.. Şimdi Konchesky gibi bir yetenek eklenmesine rağmen :D halimiz ortada.. (Allah var çok kötü oynamadı süt oğlan)
Ranger girdikten sonra Skrtel’i dağıttı, adam savruk belli ama mental olarak gitti bizimki.. Roy hava topu indirecek bir yarma bulamayınca bugün o görevi Torres’e verdi belli ki, her top adamın kafasına atıldı, bu arada kaçırdığı golü es geçmemek lazım tabi, yakışmadı..
2. yarı biraz efektif olsak yediğimiz kadar gol atar bu arada rakibi dağıtmış olurduk ama olmadı.. Yediğimiz bütün goller savunma zaafı (3. gol de Lucas gitmedi Carrol’un üzerine)
Roy bir sözümde sana Maxi yerine Jovanovic mi alınır, Cole mü ?
Söylenecek çok bir şey yok aslında ne bekliyorduk ki son 8 deplasman maçının 5 ini kaybeden takım bunu da kaybetti. Her şey istatistiklere uygun aslında..
Allah biz Liverpoolseverlere ekran başında sabır versin yeter :)
NEWCASTLE: Tim Krul, Jose Sanchez Enrique, Sol Campbell, Danny Simpson, Steven Taylor, Kevin Nolan (Alan Smith, 87), Joey Barton (Wayne Routledge, 90), Jonas Gutierrez,
Cheik Ismael Tiote, Andy Carroll, Shola Ameobi (Nile Ranger, 63)
GOLLER: Nolan 15, Barton 80, Carrol 90
LIVERPOOL: Jose Manuel Reina, Glen Johnson, Paul Konchesky, Sotirios Kyrgiakos, Martin Skrtel, Jose Raul Meireles, Maximiliano Maxi Rodriguez (Milan Jovanovic, 85), Dirk Kuyt, Leiva Lucas, Fernando Torres, David N'Gog (Ryan Babel, 72)
GOL: Kuyt 49,
4 yorum:
tıpkı o eski bozgun günleri gibi, takım ne kadar kötü olursa olsun 10 kırmızı forma bizi heyecanlandıran ve takımımıza bağlı kılan. Rafa varken elimizde bir "takım" vardı yense de yenilse de Ne zaman gol atacağını ne zaman fark yiyeceğini anfield'ın yeşil zemininden bize fısıldayan. Şimdiyse sadece 10 kırmızı forma var sahada , bazen yeniyor seviniyoruz, çokça da yeniliyor üzülüyor ama hep seviyoruz. Roy mu? istediği kadar iyi hoca olsun. (old trafford'da geri dönüşü yapıp 60 bin whothefukaremanutd'ı susturduktan sonra berbatov'un ultra balık golüyle yenildiğimizde) bitiş düdüğü çalar çalmaz fergie'nin yanına koşturup ağasının eline sarılan maraba gibi şükranlarını sunduktan sonra benim için bitmiştir.
ama biz ne kadar kötü gidersek gidelim sen sheriff blog'u bırakma!!
Çok iyi anlatmışsın :) Blog'u bırakmakta, liverpool'dan vazgeçmekte mümkün değil.. Biz mahallenin ezik genci gibiyiz :D Sevdiğimiz başkasını sevsede (şampiyon olamasak da) biz bu sevdadan vazgeçmeyiz.. :D
Teknik direktör değişiminin Newcastle'a daha ilk maçtan etkisi mi yoksa bu? :)
:D daha çok bizim kifayetsizliğimiz :D
Yorum Gönder